Dünyada birçok ülke, düşük doğum oranları ile dikkat çekiyor. Ancak, hangi ülkenin bu konuda en kötü durumda olduğunu biliyor musunuz? İstatistikler, dünyanın en az doğuran country’sinin belli bir ülke olduğunu ortaya koyuyor. Bu durumun arkasındaki sebepler, sadece ekonomik faktörler değil; aynı zamanda toplumsal normlar ve kültürel etkilerle de şekilleniyor. Bu makalede, bu ülkenin düşük doğum oranlarını inceleyecek ve bu trendin arkasındaki nedenleri derinlemesine ele alacağız.
Dünyanın en az doğuran ülkesi, uzun yıllardır bu sıralamada zirvede yer alan Güney Kore. 2022 verilerine göre, Kore'nin doğum oranı 0.81 çocuk olarak kaydedildi. Bu oran, dünya genelindeki diğer pek çok ülkeden belirgin bir şekilde daha düşük. Güney Kore’nin doğurganlık oranı, yalnızca birkaç yıl öncesine kadar 1.0’ın altında kalırken, ülkenin genç nüfusunun aile kurma konusundaki isteksizliği ve ekonomik kaygıları, bu oranı daha da düşürmüş durumda. Peki, bu avangart ülke, neden çocuk sahibi olmayı bu kadar göz ardı ediyor?
Güney Kore'deki durumun ardında, ağır iş yükü ve kariyer odaklı yaşam tarzı yatıyor. Genç nesil, kariyerlerine öncelik vermekte ve çocuk sahibi olmayı ileri bir tarihe ertelemektedir. Ülkede, yüksek yaşam standartlarına ulaşma kaygısı, aile kurma isteğini baskı altına alıyor. Özellikle kadınlar, iş yaşamına olan katılımlarıyla hayatlarının her alanında daha fazla sorumluluk almak istemektedirler. Bu durum, çocuk sahibi olma kararı almalarını da zorlaştırıyor.
Bununla birlikte, Güney Kore'deki toplumsal normlar da bu durumu pekiştiriyor. Çocuk bakımının genellikle kadınların üzerine yüklendiği geleneksel aile yapısı, kadınları çocuk yapmayı tercih etme konusunda tereddütlü hale getiriyor. Ayrıca, eğitim sisteminin sıkı gereksinimleri ve çocukların geleceği için yapılan mali yatırımlarla birlikte, birçok aile çocuk sahibi olmanın ekonomik bir yük getirdiğini düşünüyor. Çocuk yetiştirmenin getirdiği maddi yük, özellikle büyük şehirlerde yaşayan aileler için katlanılmaz hale gelebiliyor.
Düşük doğum oranlarının bir başka nedeni, sosyal destek eksikliği. Güney Kore'de aileler, genellikle geniş aile yapılarından yoksun bir şekilde yaşamaktadır. Bu da çocuk yetiştirme süreçlerinde destek almalarını zorlaştırıyor. Ailelerin, çocuklarına bakacak bir aile büyüğünün olmaması, çocuk sahibi olma isteğini olumsuz etkileyen bir diğer faktördür. Ayrıca devletin sunduğu aile destek programlarının yetersizliği, bu durumu daha da pekiştiriyor.
Sonuç olarak, Güney Kore'nin en az doğuran ülke olmasının sebepleri, karmaşık bir etkileşim ağına dayanıyor. Ekonomik kaygılar, toplumsal normlar ve yaşamsal tercihlerin birleşimi, ailelerin çocuk sahibi olma isteğini azaltıyor. Uzmanlar, bu sorunun aşılabilmesi için devlet destek programlarının artırılması ve ailelerin çocuk sahibi olma konusunda daha fazla teşvik edilmesi gerektiğini savunuyor. Ancak, bu değişiklikler gerçekleştirilemezse, Güney Kore’nin doğum oranları, dünyada rekorlar kırmaya devam edebilir.
Gelecek nesillerin sağlıklı bir toplumda yetişebilmesi için, bu sorunların çözülmesi kritik önem taşıyor. Aile politikalarının geliştirilmesi, iş-yaşam dengesi sağlanması ve sosyal destek mekanizmalarının güçlendirilmesi, Güney Kore’nin doğum oranlarını yükseltmek için atılması gereken adımlardan sadece birkaçı. Aksi takdirde, gelecekte bu ülkenin demografik yapısında daha ciddi sorunlar baş gösterebilir. Bu nedenle, Güney Kore’nin bu durumu, sadece ülke içinde değil, tüm dünyada önemli bir örnek teşkil ediyor.